SİNETAYFA

Bu filmi herkes olan bitenle ilgili kendi teorisini geliştirsin diye çektim” demiş yönetmen Kröger… Beni yordu, siz bilirsiniz…

isyankar bir film denebilir!

Bugün ikinci kez izleyerek hard diskten sildiğim bir film. İzleyiciyi sürekli diken üstünde tutan bir film. Yönetmen Sorogoyen, yaklaşık iki buçuk saate yayılan filmde, sadece yabancı düşmanlığını ve bu düşmanlıkla ilişkili şiddetin kökenini ana hatlarıyla belirtmekle kalmayıp, aynı zamanda "işgalcilerin" yeni vatanlarındaki günlük yaşamlarını tasvir ederken, yerel halkın ev kavramına karşı bir empati duygusu geliştirmek için de yeterli zaman ayırmayı başarmış.
Filmi geçen yıl, ilk izleyişimde İngilizce altyazıyla izlemiştim. O zamanlar henüz Törkişçe altyazı yoktu. Bugünkü izleyişimde ise opensubtitles'taki bir Türkçe altyazıya -başka da Türkçe altyazısı yoktu zaten- şans vereyim dedim. Vay sen misin şans veren! Altyazı pek iyi değildi maalesef. Yazım hatası mı ararsın, çeviri hatası mı ararsın, Türkçe'ye çevrilmeden İngilizce bırakılmış kısımları mı ararsın... Bu altyazıda ne ararsan var. Yok yok! Hatta kendimi tutamayıp altyazının altına yorumumu da ekledim. Gel gör ki bu altyazıyı binlerce kişi indirmiş. Eh, ne de olsa koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler. Böyle anlarda düzgün bir altyazının önemini bir kez daha hatırlarım. Sırf bunu hatırlattığı için bile teşekkür edebilirim sanırım.

Ortalama bir Türk filmi denebilir…

En sevdiğim Batman filmi, kaçıncıya izliyorum belli değil!

Aile dramı ve hafif gerilim, aksiyon…

Benim için hayal kırıklığı ama gençler beğenir gibi…

Son durak: kan bağında Tony Todd çok hasta gözüküyordu, sonra araştırdım, vefat etmiş! Onun için bu filmi paylaşmak istedim…

Ortalama bir kara dul filmi…

Aksiyonu bol, kısa ve sert bir yapım.